''SOMA'' Maden Cinayeti
Tarih 13 mayıs 2014, tüm ülkeyi yasa boğan bir olay yaşandı. Manisa'nın Soma ilçesinde bulunan bir maden de vardiya değişimi sırasında içeri de tamı tamına 787 canımız vardı. Maden giriş kısmının 400 metre altında saatler öğleden sonra 15:00 ı biraz geçerken elektrik panosundan kaynaklandığı düşünülen bir yangın çıktı. Çıkış kısmına yakın olan canlarımız kendilerini dışarı atabildi ama ya derinlerde bulunanlar...800 metre derinlikte mahsur kalan canlar yardı gelmesini bekledi, yangın nedeniyle kömür madeni zehirli gaz ile doldu.
Elektriklerin kesik olması sebebiyle madende bulunan asansörler çalışmadı. İlk olarak çevredeki bir maden ocağından gelen tahliye ekibi kurtarma çalışması başlattı. Çevre illerden yapılan takviyelerle birlikte kurtarma çalışmalarında toplam 27 ambulans, 3 kurtarma ekibi ve 1 helikopter görev yaptı. Olayı duyan işçi yakınları madene geldi. Kurtulmayı başaran yaklaşık 30 işçi hastaneye kaldırıldı. İşçilerin mahsur kaldığı galerilere temiz hava verildi. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı saat 23.00 civarında, ölü sayısının 17, yaralı sayısının ise 11 olduğunu bildirdi. Manisa Belediye Başkanı ise ölü sayısını 157 olarak açıkladı.Sabaha karşı 03:20 de Enerji Bakanı Taner Yıldız ise ölü sayısının 166, yaralı sayısının ise 80 olduğunu belirterek, rakamın artmasından endişe duyduklarını söyledi. Bakan Yıldız, kazada hayatını kaybeden işçilerin yanarak değil, yangının çıkarmış olduğu karbonmonoksit gazından zehirlenerek öldüklerini açıkladı.Taner Yıldız, 14 Mayıs 2014 tarihinde saat 10.30 civarında, ölü sayısının 205'e yükseldiğini, en fazla işçinin hayatını kaybettiği bir faciaya doğru ilerlediklerini ve ilerleyen saatlerde ölü sayısının artabileceğini söyledi.Maden Mühendisleri Odası Eski Başkanı Mehmet Torun, bir kanalda katıldığı bir canlı yayında madenden 250 işçinin cesedinin çıkarıldığını, 150 işçinin de aşağıda mahsur kaldığını ve olayın meydana gelme nedeninin trafoya bağlı olmadığını iddia etti. Soma Kömür İşletmeleri A.Ş., 15 Mayıs gecesi olayla ilgili olarak şu açıklamayı yaptı: "Ne yazık ki işletmemizde mühendislik ve teknik olarak bugüne kadar görülmeyen ve açıklanamayan yangın vuku bulmuştur. Her türlü emniyet tedbirinin alınmasına rağmen normal şartlardan daha hızlı bir şekilde yayılan yangının nedeni, detaylı incelemeden sonra anlaşılabilecektir."
Sonuç olarak o maden de 301 Can'ımızı kaybettik. Unutulmadılar, unutulmasına engel olacağımız unutulmasın...
Peki neden önlemler alınmadı, neden yaşam odaları kurulmadı o madene. Türkiye de güvenliği en düşük olan işletmeler olarak gösteriliyor madenler. Dünyanın gelişmiş ülkeleride bu işleri robotlar yaparken neden biz hala canlarımızı kaybediyoruz. O dönemin başbakanı ise '' maden kazası madencinin kaderidir, Ölmek bu mesleğin kaderinde var'' diyerek yanan yürekleri daha da bir kor ateşlere saldı. Ülkeye o kadar harcama yapıldı kentsel dönüşün duble yol cart curt derken neden maden güvenlikleri konusunda bir adım atılmıyor merak ediyorum. Alınsaydı o önlemler şu anda o Can'lar aramızda olacaktı, bizler 13 mayıs tarihini kara bir tarih diye adlandırmayacaktık. Peru da gerçekleşen maden kazasında yaşam odaları sayesinde hayatta kaldı insanlar. Biz neden bu kadar geriyiz. Globalleşen Dünya da lider olmak isterken neden vatandaşlarımızın canını hiçe sayıyoruz?
Ve Unutmayın; Türkiye'de madenciler, 2013 yılı sonunda ülkedeki tehlikeli çalışma koşullarını protesto etti ve Türkiye Büyük Millet Meclisi, ilgili madenin güvenliğinin araştırılması teklifini facianın gerçekleşmesinden yalnızca yirmi gün önce reddetti.
O maden de hayatlarını kaybeden her bir canı unutmayacağız, unutturmayacağız. 13 MAYIS 2014 tarihi bizler için kömürden de kara bir gündür...
Elektriklerin kesik olması sebebiyle madende bulunan asansörler çalışmadı. İlk olarak çevredeki bir maden ocağından gelen tahliye ekibi kurtarma çalışması başlattı. Çevre illerden yapılan takviyelerle birlikte kurtarma çalışmalarında toplam 27 ambulans, 3 kurtarma ekibi ve 1 helikopter görev yaptı. Olayı duyan işçi yakınları madene geldi. Kurtulmayı başaran yaklaşık 30 işçi hastaneye kaldırıldı. İşçilerin mahsur kaldığı galerilere temiz hava verildi. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı saat 23.00 civarında, ölü sayısının 17, yaralı sayısının ise 11 olduğunu bildirdi. Manisa Belediye Başkanı ise ölü sayısını 157 olarak açıkladı.Sabaha karşı 03:20 de Enerji Bakanı Taner Yıldız ise ölü sayısının 166, yaralı sayısının ise 80 olduğunu belirterek, rakamın artmasından endişe duyduklarını söyledi. Bakan Yıldız, kazada hayatını kaybeden işçilerin yanarak değil, yangının çıkarmış olduğu karbonmonoksit gazından zehirlenerek öldüklerini açıkladı.Taner Yıldız, 14 Mayıs 2014 tarihinde saat 10.30 civarında, ölü sayısının 205'e yükseldiğini, en fazla işçinin hayatını kaybettiği bir faciaya doğru ilerlediklerini ve ilerleyen saatlerde ölü sayısının artabileceğini söyledi.Maden Mühendisleri Odası Eski Başkanı Mehmet Torun, bir kanalda katıldığı bir canlı yayında madenden 250 işçinin cesedinin çıkarıldığını, 150 işçinin de aşağıda mahsur kaldığını ve olayın meydana gelme nedeninin trafoya bağlı olmadığını iddia etti. Soma Kömür İşletmeleri A.Ş., 15 Mayıs gecesi olayla ilgili olarak şu açıklamayı yaptı: "Ne yazık ki işletmemizde mühendislik ve teknik olarak bugüne kadar görülmeyen ve açıklanamayan yangın vuku bulmuştur. Her türlü emniyet tedbirinin alınmasına rağmen normal şartlardan daha hızlı bir şekilde yayılan yangının nedeni, detaylı incelemeden sonra anlaşılabilecektir."
Sonuç olarak o maden de 301 Can'ımızı kaybettik. Unutulmadılar, unutulmasına engel olacağımız unutulmasın...
Peki neden önlemler alınmadı, neden yaşam odaları kurulmadı o madene. Türkiye de güvenliği en düşük olan işletmeler olarak gösteriliyor madenler. Dünyanın gelişmiş ülkeleride bu işleri robotlar yaparken neden biz hala canlarımızı kaybediyoruz. O dönemin başbakanı ise '' maden kazası madencinin kaderidir, Ölmek bu mesleğin kaderinde var'' diyerek yanan yürekleri daha da bir kor ateşlere saldı. Ülkeye o kadar harcama yapıldı kentsel dönüşün duble yol cart curt derken neden maden güvenlikleri konusunda bir adım atılmıyor merak ediyorum. Alınsaydı o önlemler şu anda o Can'lar aramızda olacaktı, bizler 13 mayıs tarihini kara bir tarih diye adlandırmayacaktık. Peru da gerçekleşen maden kazasında yaşam odaları sayesinde hayatta kaldı insanlar. Biz neden bu kadar geriyiz. Globalleşen Dünya da lider olmak isterken neden vatandaşlarımızın canını hiçe sayıyoruz?
Ve Unutmayın; Türkiye'de madenciler, 2013 yılı sonunda ülkedeki tehlikeli çalışma koşullarını protesto etti ve Türkiye Büyük Millet Meclisi, ilgili madenin güvenliğinin araştırılması teklifini facianın gerçekleşmesinden yalnızca yirmi gün önce reddetti.
O maden de hayatlarını kaybeden her bir canı unutmayacağız, unutturmayacağız. 13 MAYIS 2014 tarihi bizler için kömürden de kara bir gündür...
Yorumlar
Yorum Gönder